• 1.500 TL ve üzeri alışverişlerinizde kargo bedava!

  • 1.500 TL ve üzeri alışverişlerinizde kargo bedava!

  • Mustela.com.tr'ye Hoş Geldiniz!

  • 1,500.00TL daha alışveriş yaptığınızda kargo bedava!
    • #Doğum
    • #Hamilelik

    Sezaryen Doğum Nedir, Nasıl Yapılır?

    Güncellendi Mayıs 12, 2025
    SEZARYEN_DOGUM__1048X964PX_ba084bce-21f9-4f06-bae6-bff783617267 - Mustela Türkiye - 1

    Sezaryen doğum, annenin karın ve rahim bölgesine yapılan cerrahi bir kesi ile bebeğin dünyaya getirilmesini sağlayan modern bir doğum yöntemidir. Genellikle vajinal doğumun anne veya bebek sağlığı açısından riskli olduğu durumlarda tercih edilen sezaryen, planlı olarak uygulanabileceği gibi acil durumlarda da hayat kurtarıcı rol oynar. Günümüzde hem anne hem bebek için güvenli koşullarda gerçekleştirilen bu operasyon, gelişen tıbbi teknikler sayesinde oldukça yaygın bir seçenek hâline gelmiştir. Sezaryen doğum yöntemlerinin ne olduğu, nasıl yapıldığı ve sonrasındaki iyileşme süreci hakkında bilgi edinerek doğum kararınızı daha bilinçli şekilde verebilirsiniz.

    Sezaryen Doğum Nedir?

    Karın ve rahimde kesi oluşturularak bebeğin dışarı alındığı doğum şekline “sezaryen doğum” denir. 1881 yılında Alman jinekolog Ferdinand Adolf Kehrer, ilk modern sezaryen doğumu gerçekleştirmiştir. Doğuma yakın ya da hamilelik süresi boyunca bebek ve anne sağlığında ani değişimler meydana gelebilir. Böyle durumlarda normal, yani vajinal doğum şeklinin sezaryen ile değiştirilmesi gerekir. Bebeğin ya da annenin herhangi bir zarar görmemesi için yapılan sezaryen doğuma, bebek dostu doğum da denilebilir. 

    Sezaryen Doğum Hangi Durumlarda Yapılır?

    Bazı gebeliklerde doğum belirtileri başlasa dahi normal (vajinal) doğum, anne ya da bebek açısından risk taşıyabilir. Böyle durumlarda sezaryen hem anne sağlığını korumak hem de bebeğin güvenle dünyaya gelmesini sağlamak için devreye girer. Cerrahi bir işlem olan sezaryen, çeşitli tıbbi nedenlere bağlı olarak zorunlu hâle gelebilir. Sezaryenin uygulanmasını gerekli kılan başlıca durumlar şöyle sıralanabilir:

    • Rahim Ağzının Açılmaması: Doğum kasılmaları başlamış olsa da rahim ağzı yeterince açılmadığında normal doğum mümkün olmayabilir.

    • Bebeğin Ters Pozisyonda Durması: Bebeğin başı aşağıda değilse (yan duruş gibi) vajinal doğum riskli olabilir.

    • Önceki Doğumun Sezaryen Olması: Rahimdeki önceki kesi nedeniyle özellikle aradan kısa süre geçmişse yeniden sezaryen tercih edilebilir.

    • Çoğul Gebelik: İkiz veya üçüz gebeliklerde bebeklerin konumu uygunsuzsa sezaryen gerekebilir.

    • Aşırı Vajinal Kanama: Doğum sırasında ya da öncesinde yoğun kanama varsa acil müdahale gerekir.

    • Bebeğe Yeterli Oksijen Gitmemesi: Plasenta fonksiyonları zayıflarsa bebek yeterli oksijen ve besin alamaz; bu durumda acil sezaryen gerekebilir.

    Bu gibi durumlarda sezaryen kararı, uzman hekimlerin değerlendirmesiyle alınır ve süreç doğum öncesinden itibaren titizlikle planlanır. Her annenin ve bebeğin ihtiyaçları farklı olduğundan doğum şekline dair kararlar bireysel risk ve faydalar göz önüne alınarak belirlenmelidir. Doğru zamanda uygulanan sezaryen, sağlıklı bir doğumun anahtarı olabilir.

    Normal Doğum ile Sezaryen Doğum Arasındaki Farklar Nelerdir?

    Sezaryen doğum ve normal doğum arasındaki farklar hem uygulama şekli hem de iyileşme süreci açısından oldukça belirgindir. Vajinal doğumda bebek, annenin rahim ağzının yeterince açılmasıyla doğal yollarla dünyaya gelirken sezaryende karın ve rahim bölgesine cerrahi kesi uygulanarak bebek doğurtulur. Bu temel fark, annenin yaşadığı fiziksel süreçten iyileşme hızına kadar birçok detayı etkiler. Normal doğum sonrasında anne kısa sürede ayağa kalkabilirken sezaryen sonrası iyileşme süreci daha uzun ve dikkat gerektiricidir. Ayrıca sezaryen sonrası karın bölgesinde belirgin bir sezaryen izi kalabilirken normal doğumda böyle bir cerrahi iz söz konusu değildir. 

    Sezaryen Sonrası Normal Doğum Olur mu?

    İlk sezaryen doğumun ardından vajinal doğum yapılması, yani “vajinal doğum sonrası sezaryen” (VBAC) tıbbi olarak mümkün olabilmektedir. Bu karar; anne adayının genel sağlık durumu, önceki sezaryenin türü ve doğumun gerçekleşeceği kurumun acil müdahale olanaklarına bağlı olarak dikkatle değerlendirilmelidir. Özellikle önceki sezaryende rahim kesisi klasik (dikey) değilse ve dikiş yeri iyileşmesi sorunsuz geçmişse bazı anne adayları için normal doğum denenebilir. Bu süreçte en önemli risklerden biri, daha önce kesi yapılan rahim duvarının doğum sırasında yırtılma (uterin rüptür) ihtimalidir. Bu durum hem anne hem bebek sağlığını tehlikeye atabilir. Bu nedenle kişisel risklerinizi doktorunuzla detaylı olarak değerlendirmeniz gerekir.

    Sezaryen Doğum Bebek Açısından Riskli midir?

    Sezaryen doğum, bebek açısından genellikle güvenli kabul edilen bir yöntemdir. Doğum kanalında sıkışma, oksijen yetersizliği veya travmaya neden olabilecek durumlar sezaryenle büyük ölçüde önlenebilir. Ancak bu yöntemin tamamen risksiz olduğu söylenemez. Sezaryen doğumla dünyaya gelen bebeklerde özellikle doğum sürecinde doğal bir sıkışma yaşanmadığı için solunum yollarında sıvı birikmesi sonucu geçici solunum sıkıntıları gelişebilir. Bununla birlikte, sezaryen sonrası bebeğin anneyle geç teması da emzirme başlangıcını geciktirebilir ve bağ kurma sürecini yavaşlatabilir. Bu nedenle sezaryen doğumun gerekliliği durumunda bebeğin doğum sonrası sürecinin yakından izlenmesi ve anne-bebek temasının mümkün olan en kısa sürede sağlanması büyük önem taşır.

    Sezaryen Doğumun Avantajları ve Dezavantajları

    Sezaryen doğumun faydaları, özellikle riskli gebeliklerde hem anne hem de bebeğin sağlığını korumaya odaklanır. Avantajlar şu şekilde sıralanabilir:

    • Bebek, doğum kanalından geçmeden kontrollü bir şekilde dünyaya getirildiği için rahim bölgesinde deformasyon oluşmaz.

    • Doğum süresi vajinal doğuma göre çok daha kısa sürer. 

    • Lokal ya da genel anestezi sayesinde anne doğum sırasında ağrı ya da acı hissetmez. 

    • Bebeğin doğum anında oksijensiz kalma riskinin azalması, doğum travmalarının önlenmesini sağlar. 

    • Daha önce sezaryen doğum yapmış kadınlarda komplikasyonların önüne geçilmesi de faydalar arasında yer alır.

    Öte yandan, sezaryen doğumun zararları da göz ardı edilmemelidir. Bunlar ise şu şekildedir: 

    • Cerrahi bir operasyon olması nedeniyle annenin iyileşme süreci daha uzun sürer, karın bölgesinde kalıcı bir sezaryen izi oluşabilir ve enfeksiyon riski artar.

    • Doğum sonrası dönemde karın içi yapışıklık, fıtık gibi komplikasyonlar gelişebilir.

    • Sezaryenle dünyaya gelen bebeklerde solunum sıkıntısı ve meme emme refleksinin zayıf olması gibi sorunlar daha sık görülür. 

    • Bebeğin anneyle ilk temasının gecikmesi, duygusal bağlanma sürecini de etkileyebilir. 

    Tüm bu nedenler dolayısıyla sezaryen doğumun avantajları ile dezavantajlarını iyi değerlendirebilir, karar sürecini mutlaka bir uzman hekimin rehberliğinde yürütebilirsiniz.

    Sezaryen Doğum Nasıl Yapılır? 

    Bu doğum yönteminde gebeliği takip eden kadın doğum uzmanı, anestezi uzmanı, çocuk doktoru, hemşire ve yardımcı sağlık personelinden oluşan bir ekip yer alır. Operasyon genellikle spinal ya da epidural anestezi altında uygulanır. Bu yöntemlerde anne adayı belden aşağısı uyuşturulmuş şekilde doğuma tanıklık edebilir. Ancak bazı durumlarda, örneğin tansiyonun aniden yükselmesi veya ağrı hissedilmesi gibi sorunlar oluştuğunda, genel anestezi uygulanması da mümkündür. Anestezinin ardından damar yolu açılarak sıvı ve ilaçların takviyesi sağlanır; aynı zamanda idrar boşaltımı için mesaneye sonda yerleştirilir.

    Ameliyat başlamadan önce karın bölgesi antiseptik solüsyonla temizlenir ve steril örtülerle kaplanır. Ardından, karın alt bölgesine yaklaşık 11-15 cm uzunluğunda bir kesi atılır ve cilt altı dokular katman katman geçilerek rahme ulaşılır. Rahim duvarına yapılan ikinci kesi ile bebek saniyeler içinde çıkarılır, göbek kordonu kesilerek hemşireye teslim edilir. Çocuk doktoru bebeğin ilk kontrollerini gerçekleştirirken cerrah plasentayı çıkartır ve doğum kesilerini özenle kapatır. Tüm işlem yaklaşık 30 ila 45 dakika sürer ve komplikasyon gelişmediği sürece kısa sürede tamamlanır. Sezaryen doğum, planlı ya da acil durumlarda hızlı ve kontrollü müdahale şansı sunduğu için hem anne hem de bebek sağlığı açısından güvenli bir alternatiftir.

    Sezaryen Doğum Aşamaları Nelerdir?

    Sezaryen doğum planlı gerçekleşecekse 39. haftada uygun bir gün için doktorunuz size randevu verir. Anestezi uzmanı, randevu gününden önce anne adayını kontrol eder. Doğum saatinden 6-7 saat öncesine kadar herhangi bir şey yenilmez ve içilmez. Çünkü ameliyat öncesi mide ve bağırsakların boş olması gerekir. Anne doğuma alınmadan önce son kez tuvalete gider. Ameliyat genel ya da lokal anestezi altında gerçekleşir. Anneye idrar sondası takılır. Lokal anestezide anne göbek deliğine kadar uyuşturulur. Genel anestezide ise anne tamamen bayıltılır. Ardından doğum işlemi başlar. Bebek çıkarılır. Kordonu kesilir ve doğum süreci tamamlanır.

    Sezaryen Doğum Ne Kadar Sürer?

    Her doğum anne adayına ve bebeğe bağlı olarak değişebilse de bir sezaryen ortalama 30-45 dakika sürer. Bu süreye hazırlık aşaması dâhildir. Ameliyat öncesi anestezi hazırlıkları, gerekli testler gibi durumlar süresinin uzamasına neden olabilir. Bu süre planlı ve sorunsuz ameliyatlar için geçerlidir. Acil olan doğumlar çok kısa sürede tamamlanabilir. Doğum sırasında miyomların temizlenmesi ya da beklenmeyen bir durum olursa ekstra müdahale gerekebilir. Bu da doğum süresinin uzamasına sebep olur.

    Sezaryen Doğum Sonrası İyileşme Süreci Nasıldır?

    Sezaryen sırasında atılan kesi sebebi ile iyileşme biraz uzun sürebilir. Doğum sonrası kilo vermek için de daha fazla süre geçmesi gerekebilir. Ameliyat sonrası anne ve bebeğin süreci normal atlatması durumunda 1 ya da 2 gün hastanede kalınır. Annenin günlük yaşama dönmesi birkaç hafta sürebilir. Bu süreçte annenin hareketleri çok önemlidir. Dikiş bölgesini zorlayacak kaldırma, eğilme ve uzanma gibi hareketler iyileşme süresinin daha da uzamasına sebep olabilir. Doktorun verdiği ilaçları zamanında kullanmak ve sezaryen doğum sonrası yapılması gerekenlere dikkat etmek enfeksiyon riskini minimuma indirerek iyileşme sürecini destekler.

    Sezaryen Doğum Sonrasında Dikkat Edilmesi Gerekenler

    Sezaryen doğumda cerrahi operasyonla alt karın bölgesinde kesi oluşturulduğu için vajinal doğuma göre iyileşme daha farklı gerçekleşir. Karında biriken gaz acıyı fazla hissetmenize sebep olabilir. Bu nedenle ağrı kesiciye fazla ihtiyaç duyulabilir. İlk yedi gün dinlenmek çok önemlidir. Bir süre bebek dışında ağır kaldırmaktan kaçınılır. Çömelme ve uzanma gibi zorlayıcı hareketlerden uzak durulur. Kendiniz ve bebeğinizle ilgili eşyaları kolay alabileceğiniz bir yere koyabilirsiniz. Sezaryen doğum izi üzerinde kızarıklık, yüksek ateş ve çok fazla acı hissettiğinizde enfeksiyon riskine karşı mutlaka doktorunuza danışmalısınız.

    İlgili Blog Yazıları